- Pzt - Cuma: 08:00 - 21:30
Sağlık hizmetlerinde yapılan hatalar, hastaların yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir. Malpraktis hukuku, hekim hataları, yanlış teşhis veya tedavi nedeniyle mağdur olan bireylerin haklarını korur. Malpraktis hukukunun ise en yaygın görüldüğü hal yanlış ameliyat ve taahhüt edilen sonucun elde edilememesi halinde estetik operasyonlardır. Ancak, bu süreç sağlık hukuku alanında uzmanlık gerektirir.
Sağlık hukuku avukatı İstanbul genelinde, hem özel hem de devlet hastanelerinde yaşanan malpraktis davalarında hukuki destek sağlar. Malpraktis avukatı İstanbul bölgesinde, tazminat davalarını yöneterek hak kayıplarını önlemeye yardımcı olur. Tıp hukuku kapsamında hangi durumlar malpraktis sayılır? Bir avukat tutmanın avantajları nelerdir? Bu sayfada tüm detayları bulabilirsiniz.
Sağlık hukuku avukatı, sağlık sektöründeki hukuki ihtilaflarda taraflara hukuki danışmanlık ve temsil hizmeti sunan uzman bir avukattır. Hastaların haklarını koruyarak, hekimler ve sağlık kuruluşlarıyla ilgili davaları yönetir. İstanbul malpraktis avukatı’nın en sık karşılaştığı sorunlar ise ameliyat ve estetik müdahalelerdir.
Malpraktis avukatı, doktor hataları, sağlık personelinin ihmali ve tıbbi müdahale nedeniyle zarar gören hastaların haklarını savunan avukattır. Bu avukatlar, tıbbi hata kaynaklı tazminat ve ceza davalarını yürütür.
İstanbul’da sağlık hukuku ve İstanbul malpraktis avukatları, hastalar veya sağlık çalışanları adına hukuki süreçleri yürütür. Hekim hataları, hastane ihmalleri ve hasta hakları ihlalleri konusunda uzmanlaşmışlardır.
Hekim hataları nedeniyle tazminat davası açmak için:
Özel hastanelere karşı açılan davalar, doğrudan hastanenin sorumluluğunu kapsar. Devlet hastanelerinde ise dava, Sağlık Bakanlığı veya ilgili kamu kurumu aleyhine açılır.
Malpraktis, bir hekimin veya sağlık çalışanının mesleki hataları nedeniyle hastaya zarar vermesi durumudur. Bu hatalar, yanlış teşhis, yanlış tedavi uygulamaları, tıbbi müdahale sırasında ihmal veya hatalı reçete yazımı gibi çeşitli durumları içerebilir. Malpraktis, hastanın fiziksel veya psikolojik sağlığına zarar verebilir ve hukuki sorumluluk doğurabilir.
Malpraktis davası, hatalı veya ihmalkâr tıbbi müdahalede bulunan doktorlara, hemşirelere, özel ve devlet hastanelerine ve hatta sigorta şirketlerine karşı açılabilir. Davanın muhatabı, sağlık hizmeti sağlayıcısının yaptığı hatanın niteliğine bağlı olarak değişebilir. Ayrıca, hastanelerin organizasyonel kusurlarından kaynaklanan durumlar da dava konusu olabilir. Malpraktis davaları karmaşık hukuki süreçler içerdiğinden, İstanbul sağlık hukuku avukatıyla görüşerek sürecin profesyonelce yönetilmesi önerilir.
Eğer malpraktis davası vekalet sözleşmesi veya eser sözleşmesi çerçevesinde bir hizmetin yerine getirilmesiyle ilgiliyse, arabuluculuk süreci zorunludur. Ancak dava, haksız fiil kapsamında açılacaksa, arabuluculuk süreci zorunlu değildir. Somut olayın özelliklerine göre değişebileceğinden, İstanbul'da sağlık hukuku alanında uzman bir avukatla görüşerek davanın hangi temele dayanarak açılacağı konusunda detaylı bilgi almak faydalıdır.
Malpraktis davalarının süresi, davanın niteliğine, sunulan delillere, bilirkişi incelemesine ve mahkemelerin iş yüküne bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Genel olarak, 6 ay ile 2 yıl arasında bir sürede tamamlanabilir. Ancak, süreç karmaşık tıbbi değerlendirmeler gerektirdiğinden ve bazen bilirkişi raporları ek süre gerektirdiğinden, dava süresi daha uzun da sürebilir.
Sağlık hukuku, sağlık çalışanlarının ve hastaların haklarını düzenleyen geniş bir hukuk dalıdır. Temel olarak şu konuları kapsar:
Hastalar, sağlık hizmetlerinden kaynaklanan bir hak ihlali veya mağduriyet yaşadıklarında şu adımları izleyebilirler:
Bu süreçlerin nasıl yürütüleceği konusunda bir sağlık hukuku avukatından profesyonel destek almak faydalıdır.
Malpraktis davası açabilmek için şu belgeler önemlidir:
Bu belgeler, mahkemenin doktorun hatalı bir uygulama yapıp yapmadığını değerlendirmesi açısından büyük önem taşır.
Evet, malpraktis mağdurları hem maddi hem de manevi tazminat talep edebilir.
Tazminat süreci, olayın niteliğine göre değişiklik gösterebilir. Davalar bireysel olarak açılabileceği gibi, İstanbul sağlık hukuku avukatı aracılığıyla sigorta şirketlerine başvuru veya dava yoluyla da ilerletilebilir.
Sağlık çalışanları da hukuki süreçlerde belirli haklara sahiptir. Bunlar arasında:
Eğer bir sağlık çalışanı, haksız yere suçlanıyorsa veya bir malpraktis davasında savunma yapmak durumundaysa, hukuki destek alarak haklarını koruyabilir.
Malpraktis davalarında zamanaşımı süresi, sağlık hizmetinin özel hastanede mi yoksa devlet hastanesinde mi verildiğine göre farklılık gösterir:
Bu sürelerin geçirilmesi halinde dava açma hakkı kaybedilebilir. Bu nedenle bir avukata danışarak süreci doğru yürütmek önemlidir.